Uygulamalarımız appstore googleplay

BAŞKA HAYATLARA DOKUNMAK

Haber Giriş Tarihi: 11.12.2023 06:51
Haber Güncellenme Tarihi: 11.12.2023 06:53
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.olay18.com/
BAŞKA HAYATLARA DOKUNMAK
Sosyal sorumluluk çerçevesinde hareket etmek diyoruz ya… aklımıza ne geliyor, acaba ne düşünüyoruz? Hepimizin hayatı, iş dünyasına göre programlı, önceliğimiz o zaten. Ardından aile hayatımız geliyor, bilmem ne kadar vakit ayırabiliyoruz. Onun dışında kalan zamanı da kendimize ayırmaya çalışıyoruz. Sosyal sorumluluk deyince, ailemiz ve akrabalarımız dışında kalan çevremize, yapabildiğimiz ve yapabileceğimiz ölçüde sevgi ve ilgi göstermeyi, destek olabilmeyi anlıyoruz. Bunu yapmanın birçok yolu var. Maddi anlamda yapabileceğimiz gibi, manevi olarak da yapabiliriz. Bu konuda ciddi anlamda çalışan, emek verenler olduğu gibi, yoğunluk kaynaklı adım atamayanlar da haliyle var. Belki herhangi getirisi olmadığı için efor harcamak istemeyenler de olabilir. Ben kendi adıma, işler ve zamanım izin verdiği sürece bu alandaki çalışmalara katılıyor, elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Geçenlerde yine böyle bir etkinliğe katıldım. Amacı sevgi evlerinde bulunan çocuklarla ve bakıcı anneleriyle, sinema ve yemek eşliğinde güzel bir hafta sonu yaşamaktı. Organizasyon yapıldı. Etkinlik noktasında hep birlikte toplandık. 6-16 yaş aralığında oldukça kalabalık bir grup çocuk ve onlardan sorumlu anneler. Dışardan bakan, izleyen biri için, eminim çok sıradan ya da kafa şişirici, belki de can sıkıcı olarak nitelendirilebilir. Sinema girişinde bilet durumunu ayarlamaya çalışıyoruz. Neyse ki ortam kalabalık değildi, sadece biz vardık. Çocukların bir kısmı, sağı solu meraklı gözlerle inceliyor, bir kısmı sorumlu annelerin yanında bekleme alanında öylece oturuyor. Biz de aralarında her biriyle teker teker konuşarak hem tanımaya, hem de onları anlamaya çalışıyoruz. Bir yandan da ufak tefek hediyeler veriyoruz. Dikkatimi çeken, erkek çocuklar konuşma ve iletişimde daha rahatken, kız çocuklar daha çekingen hareket ediyorlar. Hepsi okula gidiyor ve dersleriyle uğraşmaktan zevk alıyor. Amacımız onları eğlendirmek, günlerinin güzel geçmesini sağlamak olduğu için, biz de onlarla çocuk olduk. Hep birlikte filme girip, seyrettik. Uzun zamandır çocuk filmi izlememiştim, üstelik film izlerken mısır yemeği de sevmem ama onu da yaptım. Çok da eğlendim. Filmden sonra, hep birlikte yemek yenilecek alana geçtik. Rezervasyon yapılan cafede büyük bir alanı çocuk cıvıltıları doldurdu. Alan kapalı olduğu ve bize ayrıldığı için rahat bir ortam vardı. Çocukların doğal olarak en çok sevdikleri yiyecek, hamburger ve patates kızartması ardından da çikolata hepimizin eğlencesi oldu. 1 saat boyunca hep birlikte gülerek eğlenerek, muhabbet ederek yemeğimizi yedik ve onları uğurladık. Onları uğurladıktan sonra ekip olarak oturup yorgunluk gidermeyi istedik. Etkinlik sırasında hepimiz herşeyi yerine getirmeye çalıştığımız için hissettiğimiz garip duyguları bastırmak zorunda kalmışız. Onların küçük dünyalarına dokunarak ufak da olsa bir mutluluğa neden olmak, hepimize çok iyi gelmiş. Yukarda da belirttiğim gibi dışardan bakan birisi için bu olay sıradan veya can sıkıcı, kafa şişiren bir olay gibi düşünülebilir. Ancak işin içine girince bambaşka bir dünya ile karşılaşıyorsunuz. Çeşit çeşit nedenlerden dolayı bu evlerde yaşamak zorunda kalan çocuklar var. Bir çoğumuz aile ortamından geldiği için onların neler yaşadığını, nelerle mücadele ettiğini anlamamız mümkün değil. Sadece tahmin edebiliriz. Üstelik bu evlerde yaşayan çocuklar, bana göre şanslı olanlar. Onlarla konuşurken, hissettiğim, kendilerini dinleyecek, anlayacak ve yaptıklarını paylaşabilecek birilerine ulaşmak istiyorlar. Sevgi, ilgi ve anlayış bekliyorlar. Verilen hediyelerde, almayan kalmasın diye sürekli sorduk. Tepkileri “Ben aldım, arkadaşıma verin..” şeklinde oldu. Küçük yaşlarında gösterdikleri büyük olgunluk. Hepsinde farklı bir kabulleniş vardı. Hepimiz ailece alışverişe gittiğimizde yaşıyoruz. Evde çocuğunuzu istediğiniz kadar uyarın, mağazada aklı bir ürüne takıldı mı, alınmazsa yeri göğü inletir. Bu sizin çocuğa verdiğinizle ilgili bir tepkidir. Çocuğunuzu özgür ve kendine özgüvenli yetişmesi için serbest bırakıp, durması gereken noktayı göstermezseniz, her yerde her istediğini alacağını düşünür ve ona göre hareket eder, ancak olumsuz bir tavır karşısında ise isyan eder. Bu çocuklarda öyle bir tepkiyle karşılaşmadım. Onlara annelik eden görevlileri de ayrıca takdir ettim. Hepsiyle teker teker ilgileniyor, ona göre hareket ediyor. Onları izlerken “Gerçekten anne olmak nedir?” diye kendi kendime sordum. Zaten 4 saatlik etkinlikte aklımdan geçmeyen duygu, gözlerimi doldurmayan his, yüreğimi burkmayan konu kalmadı. Burada yazdıklarım, ifade ettiklerim sadece bir kısmı. Hayatın koşturmacası, işlerin yoğunluğu farkında olmadan bize at gözlüğü taktırıyor ama hayat herkes için çok değişik akıyor ve manevi açıdan bazı konuları anlamak için arasıra farklı pencerelerden bakmak gerekiyor.  

Funda Salk   /    AVRUPAPRESS

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.