Saadet Partisi Çankırı İl Başkanı Mustafa Ünver, Ak Parti milletvekilleri tarafından TBMM Başkanlığına sunulan Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) Anonim Şirketi kurulmasını öngören kanun teklifiyle ilgili basın açıklaması yaparak iktidarı eleştirdi.
Ünver, “Yapılmak istenen kanun değişikliğini kabul etmemiz mümkün değildir. Maalesef, Merhum Erbakan Hocamızın yadigarı yüzlerce kamu işletmelerimiz, fabrikalarımız, fabrika yapan fabrikalarımız ve halkın kazanç kapısı üretim tesislerimiz haraç mezat satılıp elden çıkarıldı. Şimdi de Çankırı’mızın medar-ı iftiharı Çankırı Silah Fabrikası’nın da Kırıkkale’deki stratejik öneme sahip fabrikalarla birlikte statü değişikliğiyle özelleştirilmeye giden bir sürece girilmesinden, binlerce işçi ve ailelerinin mağdur edilmesinden ciddi endişe duymaktayız.” diyerek tepkisini gösterdi.
Saadet Partisi Çankırı İl Başkanı Mustafa Ünver açıklamalarına şöyle devam etti:
“SİLAH FABRİKALARIMIZ STRATEJİK ÖNEME SAHİPTİR ve HANGİ AD ALTINDA OLURSA OLSUN ÖZELLEŞTİRİLMESİ MİLLÎ ÇIKARLARIMIZA AYKIRIDIR
“Silah ve mühimmat üretimi yapan fabrikalarımızın hangi ad altında olursa olsun özelleştirilmesi, işletme haklarının uluslararası şirketlerin de ileride söz sahibi olacağı bir statüye çevrilerek devredilmesi bir millî güvenlik sorunudur. Böyle bir hamle millî güvenliğimiz açısından ciddi tehditler oluşturacaktır.
YAPILANLAR, OLACAKLARIN HABERCİSİDİR
Geçmişte çeşitli adlar altında kamu kurum ve kuruluşlarımızın statülerinin değiştirilerek nihayetinde özelleştirilmesi bundan sonra atılacak benzer adımların aynı akıbetle sonuçlanacağının habercisidir. Hiç kimse mağdur olmayacak, hiçbir şekilde milli hassasiyetlerimize halel gelmeyecek açıklamaları inandırıcı değildir.
Eski bir bakanımızın da ifade ettiği gibi kar eden, etmeyen kuruluşlar özelleştirildi. Babalar gibi satıldı. Termik ve hidroelektrik santralleri, şeker fabrikaları, maden işletmeleri, motor fabrikaları, tarım ve hayvancılığa yönelik işletmeler, Telekom, kağıt fabrikaları, fabrika yapan fabrikalar, tank palet fabrikası ve daha niceleri… Bu neyi gösterir. Elimizde Osmanlıdan bize miras kalan Makine Kimya’ya ait çok önemli tesislerimiz kaldı. Sıra şimdi bunlara mı geldi?
Biz bu filmi daha önce gördük. Statü değişikliği diyecekler. Anonim şirket diyecekler… Biz sizin şeker fabrikalarının özelleştirilmesindeki tutumunuzu biliyoruz. SEKA Fabrikası’ndan biliyoruz. Sizin söylediğinize değil, yaptıklarınıza bakıyoruz.
KANUN DEĞİŞİKLİĞİ TEKLİFİNDEKİ SÜSLÜ CÜMLELER İNANDIRICI DEĞİLDİR
Meclise sunulan ve meclis tatile girmeden adeta bir oldu bittiye getirilerek yasalaşması istenen teklifte gerekçe olarak belirtilen hususlar inandırıcı değildir. Çünkü daha önce satılan, özelleştirilen kamu kuruluşları, üretim tesisleri ve fabrikalar için de benzer söylemler öne sürülmüştü. Daha sonra bu söylenenlerin doğru olmadığı ve ülkemiz aleyhine üretimlerin durma noktasına geldiğini, astronomik rakamlarla borçlandığımızı, tohumu, gıdayı, katma değeri yüksek sanayi ürünlerini hatta samanı bile dışarıdan satın alacak noktaya geldiğimizi kimse artık gizleyemez. Pembe tablolar kamufle edemez.
Bunca satışa ve ilan edilen %7 büyüme rakamlarına rağmen ülke yolcu garantili havaalanları, geçiş garantili yollar, köprüler, tüneller, hasta garantili şehir hastaneler, alım garantili fabrikalarla ekonomimiz can çekişiyor.
Kanun teklifinde gerekçe olarak belirtildiği üzere Silah Fabrikası’nın teknoloji ve sanayileşmede çağın standartlarını yakalamasını, tezgah ve ekipman modernizasyonun yapılmasının son derece önemli olduğuna dair inancımızdan kimse kuşku duymasın. Kalite ve üretimin artması, istihdamın çoğalması da hepimizin ortak arzusudur.
- Ancak statü değişikliği ile özelleştirmeye götüren adımlar atmak niye?
- Millî Güvenlik sorunu oluşturacak bir yola neden başvuruluyor?
- Bunca yetişmiş işçi, memur, usta, mühendis aileleriyle birlikte neden haritadan yer beğen noktasına getirilip tedirgin ediliyor?
- Yerli ve millî imkanlar kullanılarak çağın standartlarını yakalamaya yönelik çalışmaların başlatılması için şimdiye kadar neden beklendi?”
