reklam
reklam
DOLAR32,2624% -0.1
EURO34,8195% -0.08
STERLIN40,5599% 0
FRANG35,5373% -0.1
ALTIN2.424,01% -0,04
BITCOIN62.857,992.236
reklam

TRAFİK KAZALARINDAN DOĞAN TAZMİNAT DAVASI VE ZAMAN AŞIMI

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi : Google News
reklam

      Trafik kazası sonucunda bir kimsenin ölümü veya yaralanması durumu ortaya çıkacağı için trafik kazaları haksız fiil niteliğindedir.

   Haksız fiil 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49.maddesinde : “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. ” şeklinde düzenlenmiştir..

   Zamanaşımı ise bir hakkın kazanılmasında veya kaybedilmesinde kanunun kabul etmiş olduğu sürenin tükenmesi anlamına gelmektedir. Zamanaşımına uğrayan alacağın tahsili hususunda Devlet kendi gücünü kullanmaktan vazgeçmekte, böylece söz konusu alacağın ödenip ödenmemesi keyfiyeti borçlunun iradesine bırakılmaktadır.
 
   Haksız fiilde zamanaşımı Türk Borçlar Kanunu’nun 72.maddesinde: “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” şeklinde düzenlenmiştir.

Trafik kazalarından doğan maddi ve manevi tazminat davalarında ki zamanaşımı ise  Karayolları Trafik Kanunu’nun 109. Maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.”  şeklinde düzenlenmiştir.

           TBK 72. Ve KTK 109. maddesi göre, haksız fiil ve trafik kazası nedeniyle tazminat davası açma hakkı zarar görenin, zararı ve haksız eylemi öğrenmesinden itibaren başlayacak ve iki yılda zamanaşımına uğrayacaktır. Burada önemli olan zararı ve tazminat sorumlusunu birlikte öğrenmektir.Zarar ya da tazminat sorumlusundan birini öğrenmiş olmak zamanaşımı süresinin başlamasına neden olmaz. İki yıllık sürenin başlaması için zarar görenin, zarar ile birlikte tazmin borçlusunu da öğrenmiş olması gerekir. 

        Ayrıca öğrenebilecek durumda olmak da zamanaşımının işlemeye başlamasına sebep olmaz. Zarar ve sorumludan hangisi daha sonra öğrenilirse, zamanaşımı son öğrenme gününden itibaren işlemeye başlar. Eğer zarara uğrayan tüzel kişi ise, dava açmaya yetkili organın öğrenmesi dikkate alınır.

Stj. Av.Mehmet ÇETİN

reklam

YORUM YAP