Türk Sosyal Psikoloji Profesörü Erol Güngör, Çankırı Karatekin Üniversitesi’nde (ÇAKÜ) düzenlenen programda anıldı. Erol Güngör’ün doğumunun 85. yıldönümünde düzenlenen anma programına AK Parti Ankara Milletvekili ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyon Başkanı Prof. Dr. Vedat Bilgin ile birlikte Vali M.Fırat Taşolar, ÇAKÜ Rektörü Prof.Dr.Harun Çiftçi, Rektör Yardımcıları Prof.Dr.Hüseyin Çiftçi ve Prof.Dr.Hüseyin Odabaş, İl Jandarma Komutanı Albay Yusuf Mutlu Genç, Cumhuriyet Başsavcısı Oğuz Şükrü Ener, Adalet Komisyonu Başkanı Halim Arıstak, Gençlik ve Spor İl Müdürü Sadık Ak, İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Öztürk, İl Kültür ve Turizm Müdürü Muharrem Ovacıklı, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Emrullah Celepverdi, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Hasan Tahsin Yıldırım, İŞKUR İl Müdür Yardımcısı Mehmet Gayret, kurum müdürleri, siyasi parti yetkilileri, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
ÇAKÜ Hukuk Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen anma programı saygı duruşu ve İstiklâl Marşımızın okunmasıyla başladı. Açılış konuşmasını yapan ÇAKÜ Rektörü Prof.Dr.Harun Çiftçi, Prof.Dr.Erol Güngör’ün Sosyal Bilimler denildiğinde Türkiye’de ilk akla gelen isim olan Prof.Dr.Mümtaz Turhan’ın öğrencisi olduğunu ve Prof.Dr.Mümtaz Turhan’ın da, “Benim en önemli eserim, Erol Güngör’dür.” dediğini hatırlattı. Turhan’ın Erol Güngör’ü anlatırken, “Türk milletine ilim adamı noktasında da en büyük katkımız o olmuştur.” sözleriyle Erol Güngör’e verdiği değeri vurguladığını söyleyen Çiftçi, 44 yaşında vefat eden Prof. Dr. Erol Güngör’ün kısa hayatında gölgesi ve etkisi yıllarca süren bir potansiyele sahip olduğunu anlattı. Çiftçi, Prof.Dr. Erol Güngör’ün yüzlerce eseri olduğunu, özellikle Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra Yükseköğretim Kurumu’nda atılması gereken adımları da çok iyi takip ettiğini, değerlendirdiğini ve bazı reçeteleri de sunduğunu sözlerine ekledi.
Rektör Çiftçi’nin ardından konuşan Prof.Dr.Vedat Bilgin de İhtisas Fakültesi’nde Yüksek Lisans ve Doktora yaptığını ama Erol Güngör’ün derslerini de öğrencisi gibi takip ettiğini söyledi. Kendisinde, Erol Güngör’ün özel ders notlarının olduğunu ve onları da yayınlayacağını belirten Bilgin, o zamanlar bekar olduğunu ve ailesi ile kaldığını anlattığı konuşmasında şunları söyledi:
“Bir cuma günü yanına gittim. ‘Hocam size bir mesaj getirdim, bir genel yayınevinin müdürü sizin kitabınızın bitip, bitmediğini sordu ve bittiyse alıp getirmemi rica etti.’ dedim, ‘Bitirdim ama okudukça bazı şeyler daha çıkıyor.’ dedi. Erol hocama kitabın ismini ne koyduğunu sorduğumda ‘Türk Modelleri koydum, nasıl?’ dedi. Ben de çok beğendiğimi söyledim. Bana bu kitabın bir özgün çalışma olduğunu ve diğer kitaplarından farklı olacağını söyledi. Kitapları gerçekten bugün yazılmış gibi güzel kitaplardır. Cidden çok önemli kitapları vardır. Hocamız rahmetli olduktan sonra o kitabı hiçbir yerde bulamadık. Çok özenle yazdığı bir kitaptı fakat kayboldu. Oradaki personeller çöpe mi attı, yoksa birisi kasıtlı olarak mı kaybetti bilemiyoruz. Eşi ile görüştüğümde hala ortaya çıkmamıştı. İnşallah başına bir şey gelmemiştir de bir an önce ortaya çıkar.”
