Myomlar, rahimde meydana gelen kas tümörleridir. Bu tümörlerin kansere dönüşmesi nadir de olsa gözlenir. Rahmin içi, duvarı veya dış yüzeyi myom gelişebilecek bölgeler arasındadır. Boyutları gözle görülemeyecek kadar küçük olabildiği gibi, rahmin şeklini etkileyebilecek kadar büyük boyutlara da ulaşabilir.
Günümüzde oldukça genç ve gelecekte çocuk istemi olan kadınlarda, özellikle pandemi döneminde rutin muayeneden kaçınıldığında çok büyük boyutlarda myom/myomlar görülebilmektedir. Myomların ameliyatla çıkartılması sırasında, rahimde ve/veya tüplerde-yumurtalıklarda oluşabilecek bir zarar veya rahmin tamamen alınması; kadınların, gelecekte anne olma hayallerini de yok etmektedir. Ancak, rahime zarar vermeden yapılan bir myom cerrahisi sonrası gebe kalmada hiçbir sıkıntı yaşanmamaktadır. Bu nedenle myom ameliyatlarında cerrahi tecrübe çok önemlidir.
Bir süredir, başkentte farklı birkaç merkezde takipli olan, rahminde çok sayıda myom bulunan, rahmi göbek deliğinin üst kısmına kadar büyüdüğü için (5-6 aylık gebe rahmi büyüklüğünde) myomlar ile birlikte rahminde alınması önerilen N.Y. isimli hasta, yaşının genç olmasından (32) ötürü rahminin alınmasını kabul etmedi. Çevresindeki insanların memnuniyetine kulak verip Ankara’dan geldi ve Çankırı Özel Karatekin Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. H.İlhan Arslanpençe ile iletişime geçti.
Karında sertlik ve büyüme, bel ve karın ağrısı, kansızlık (Anemi) şikayetleri olduğunu dile getiren N.Y. isimli hastanın muayenesi Op. Dr. H. İlhan Arslanpençe tarafından ultrasonografi eşliğinde gerçekleştirildi. Rahime zarar vermeden myomların alınması hastanın da isteği ile planlandı ve başarılı bir operasyonla tüm myomlar alındı.
Konu ile ilgili görüşlerini aldığımız Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. H. İlhan Arslanpençe; “ Myom tedavisinde nasıl bir yol izleneceği hastanın yaşı, çocuk istemi olup olmaması, myomun büyüklüğü ve genel sağlık durumuna göre değişkenlik göstermektedir. Bazı kişilerde rahmin myomlarla birlikte alınması gerekirken, bazı durumlarda ise sadece myomların alınması gerekmektedir. Ameliyat öncesi hazırlık çok titiz yapılmalı, myomun boyutu, sayısı, rahimde yerleşimi, büyük damarlar ile ilişkisi değerlendirilmelidir. Hazırlık süreçleri tamamlandıktan sonra, hastamıza myomların alınıp rahiminin korunacağı söylendi. Çünkü hastamızın en büyük korkusu genç yaşta rahminin alınma riski idi. İrili ufaklı 15 adet myom rahime zarar verilmeden başarılı bir şekilde çıkarılmıştır. Bu hastamızda olduğu gibi, rahimin korunması imkansız denilen çok sayıda hastamızda da rahim koruyucu myom ameliyatını başarı ile gerçekleştirdik.” dedi.
Bu başarıların artarak devam etmesi dileklerimizle Çankırı Özel Karatekin Hastanesi yetkililerine ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. H. İlhan Arslanpençe’ye teşekkür ediyoruz.
