Bazı cümleler vardır, yüreğe dokunur. Sessizce otururken, içimize çöküp kalmış duyguları su yüzüne çıkarır. Geçtiğimiz günlerde okuduğum bir kitapta karşılaştım bu cümleyle: “Dilediğin kadar ağla ama asla hayata küsme.” Ne kadar sade, ne kadar derin...
Hayat herkese eşit davranmaz. Kimi zaman adaletsiz, kimi zaman zalim. Bazen çabalarımız karşılıksız kalır, bazen en sevdiğimiz insan sırtını döner. Kalbimiz kırılır, umutlarımız dağılır. O anlarda ağlamak belki de en insani tepkimizdir. Ağlamak, güçsüzlük değil; içimizi temizleme şeklimizdir. Fırtınadan sonra gökyüzünü arındıran yağmur gibi…
Ama hayata küsmenin, kabuğumuza çekilmenin, “ben artık yokum” demenin kimseye faydası yoktur. Hayat devam eder; sen istemesen de, sen hazır olmasan da. Ve o, hep bir şekilde yolunu bulur. Belki başka bir şehirde, başka bir insanda, yeni bir kitapta…
Küsersen, seni bekleyen güzellikleri de kaçırırsın. Oysa ki ağladıktan sonra başını kaldırırsan, belki de güneşin seni beklediğini fark edersin. Çünkü her gözyaşının ardından gelen bir dinginlik, her kaybın ardında saklı bir yeniden başlama şansı vardır.
O yüzden, dilediğin kadar ağla. Kimseye hesap vermeden, güçlü görünme kaygısı taşımadan. Ama sonra gözyaşlarını sil ve bir adım at. Hayata doğru. Çünkü o seni bekliyor. Kırıklarınla, eksiklerinle, umudunla…
Hayat küsülmeye değmeyecek kadar kısa. Ama yaşanmaya değer.
Halime Can / Avrupa Press
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Halime Önen
GÖZLERİNDEN AKANI YERE BIRAK, UMUDUNU DEĞİL...