REKTÖR AYRANCI: “SINIFLARIMIZI MEB ÖĞRENCİLERİNE AÇABİLİRİZ”

Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Ayrancı, “Geleneksel İmaret Çorba Dağıtımı” sonrası ulusal ve yerel basın temsilcilerine yaptığı açıklamada, 30 Ağustos 2020 tarihinde eğitime başlamaları planlanan Millî Eğitim Bakanlığına bağlı örgün öğretim öğrencilerine Kovid-19 bulaş riskini azaltmak için tüm üniversitelere büyük dersliklerini açma teklifinde bulundu.
Rektör Ayrancı basın mensuplarına yaptığı açıklamada;
Hepimizin bildiği üzere, küresel salgın bütün dünyayı etkilediği gibi ülkemizi de etkiliyor. Başta büyükşehirler olmak üzere kademe kademe bütün toplumun tüm katmanlarına girmiş durumda. Birinci dalgayı geçirdik ve yeni bir dalgaların gelmesi söz konusu. Bu arada ilaç ve aşı konusunda derin ve fedakarca bir çalışma devam ediyor. Ancak biz de hayatlarımıza devam ediyoruz. Bu süreçte karantina, okulların uzaktan eğitime geçmesi gibi çözümler denendi. Fakat görülüyor ki bu da ekonomik olarak büyük kayıplara yol açıyor. Diğer yandan bu yöntem bile bu bulaşkan virüsün tamamen engellenmesine çözüm olamıyor. Toplumun bir kesiminin bu virüse muhatap olacağı da anlaşılıyor.
Biz bir öğretim kurumu olarak meseleye bakıyoruz. Yükseköğretim Kurulu aldığı kararla, eğitim sürecimizin nasıl ilerleyeceğine, yüzde kaçının uzaktan olacağına dair karar verme yetkisini üniversitelere bırakmıştır. Ancak sizinle paylaşmak istediğim daha önemli bir konu var; o da ilköğretim çağında olan çocuklarımızın durumu. Sayın Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk`un açıklamalarına göre Ağustos itibariyle yeni eğitim dönemi başlayacak. Bir veli, bir baba olarak da duruma baktığımda görüyorum ki, ilköğretim okullarında öğrenci sayısı fazla fakat sınıflar küçük. Bu konuyla ilgili şu an çeşitli tedbirler düşünülüyor. Fakat bunların yetersiz olması da mümkün. O nedenle biz, Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak, önce Çankırı İl Milli Eğitim Müdürlüğü başta olmak üzere Sayın Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk’a ve bütün üniversitelere bir teklifte bulunmak istiyoruz. Çocuklarımız bu küçük sınıflarda okumak yerine, üniversitelerin büyük sınıflarında ders alsınlar. Bunu hep birlikte planlayalım, konuşup anlaşalım, saatlerini belirleyelim. Çocuklarımız büyük alanlarda, büyük kampüslerde, sosyal mesafeye uygun koşullarda eğitimlerini alsınlar.
O nedenle bu teklifimi Milli Eğitim Bakanlığımız ve tüm üniversitelerimize sunuyorum. 20 öğrenci küçük bir salonda ders alacağına, dört katı büyük yerde ders alsın. Mesela 400 kişilik yerde 20 kişi ders alacak. Yani sosyal mesafe uygun olacak. Bunun sadece Çankırı ölçeğinde değil, bir halka gibi Türkiye ölçeğine yayılacağını düşünüyorum.
Örgün eğitimimiz devam etse bile biz fedakârlıkta bulunarak, masrafsız şekilde kendi büyük kampüs alanlarımızda çocuklarımızın ders almaları teklifini yapıyoruz. Yeteri kadar dersliğimiz var. Bunların en küçüğü bile bir ilkokul sınıfının 3-4 katı büyüklüğünde. Dolayısıyla bizim sınıflarımızda bulaş riski daha az. Bu bize tabiki büyük bir sorumluluk yükleyecek ama biz üniversite olarak tüm pandemi döneminde olduğu gibi yine ülkemiz, çocuklarımız, geleceğimiz için sorumluluğumuzun bilincinde davranarak bu yükün altına girmeye hazır olduğumuzu bildiririz.” dedi.
