Yaz aylarının gelmesi ile birlikte ailelerin sünnet telaşı da arttı. Çocuklarını sünnet ettirmek isteyen aileler konunun uzmanlarına ulaşıyor. Sizler için sünnetin detaylarını Çankırı Özel Karatekin Hastanesi Başhekimi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Cem Dilmen’e sorduk.
Sünnet Nedir ve Neden Yapılır?
Sünnet’in dini ve kültürel kökleri vardır. Sünnetin faydası ve gerekliliği artık sadece Müslüman toplumlarda değil, tüm dünyada anlaşılmıştır. Yapılan bilimsel araştırmalar da sünnetin faydalarını ortaya koymaktadır.
Sünnet penisin ucunda, idrar çıkış deliğini kapatan ve o bölgede kapalı bir boşluk oluşturan deri parçasının kesilerek alınmasıdır. Bu deri alınmadığında idrar ile temas eder, bu da enfeksiyonlara neden olur, hastalıklara davetiye çıkarır. Ayrıca sünnet penisin temizliğini de kolaylaştırır. Sünnet olan çocuklarda idrar enfeksiyonlarının çok daha az olduğunu görüyoruz. Sünnet ilerleyen yaşlar için de faydalıdır. Sünnetli erkeklerin, HIV de dahil olmak üzere sifiliz ve gonore gibi bazı cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlara yakalanma riski daha düşüktür. Ayrıca sünnetli erkeklerde penis kanseri görülme oranı sünnetsiz erkeklere göre 22 kat daha düşüktür.
Sünnet İçin Hangi Yaş Seçilmeli?
Bu konu da hekimler arasında farklı görüşler bulunmaktadır. Sünnet için 1-6 yaş aralığının çocuğun psikolojisi açısından uygun olmadığı yönünde uzmanların görüşü var. Bu yaş gruplarında sünnet korkuya ve psikolojik açıdan sorunlara neden olabiliyor. Doğumun hemen ardından sünnet yapıldığı da oluyor. Benim şahsi kanaatim; çocuğun bir sağlık sıkıntısı yoksa 5-6 aylıkken olmasıdır. Bu aylarda bebek hayata tutunma sürecini atlatıyor, bebekte emme ve beslenme düzeni oluşuyor. Ayrıca sarılık ve benzeri hastalıklar en aza iniyor.
Sünnet Kararı Nasıl Alınmalı?
Sünnet, bebeklik döneminde yapılacaksa aile bebeği takip eden doktorun görüşünü almalı ve bir uzmanla bunu planlaması faydalı olacaktır. Sünnet, çocukluk döneminde yapılacak ise önce çocuğun anlaması ve rahatlaması sağlanmalıdır. Burada çocuk, sünnete yönelik korkutucu söylemlerden uzak tutulmalı, gerekirse destek alınmalıdır.
Sünnet Kim Tarafından, Nerede Yapılmalıdır?
Sünnet ülkemizde uzun yıllardır sağlık memurları ya da bu işi meslek edinen kişiler tarafından yapıldı. Ancak sünnet neticede bir cerrahi müdahaledir. Biz steril bir ameliyathane ortamında, ürologlar, çocuk cerrahları ya da genel cerrahlar tarafından yapılmasını tavsiye ediyoruz. Hatalı sünnet durumunda ciltle ilgili estetik hataların bir kısmı ve eksik sünnet düzeltilebilir. Fakat idrar kanalı yaralanmaları, penis gövdesi, penis başı yaralanmalarını düzeltmek ciddi ameliyatlar zinciri gerektirebilir. Bazen de düzeltmek mümkün olmayabilir, organ kaybına kadar gidebilir. Bu nedenle tecrübeli uzmanlar tarafından yapılması daha uygundur.
Sünnet Sonrası Süreç Nasıl İlerler?
Sünnet, lokal ya da genel anestezi eşliğinde yapılır. Genel olarak bir iki gün hafif bir ağrı olması normaldir. Sünnetten üç gün sonra banyo yapılabilir. Penis iki haftalık bir süreçte normal görünüme kavuşur.
Başhekim Op. Dr. Cem Dilmen sünnet için ayrıca şu uyarılarda da bulundu;
- Halk arasında doğuştan sünnetli ya da peygamber sünnetli olarak bilinen hipospadias durumu varlığında kesinlikle sünnet yaptırılmamalıdır. Çünkü bu hastalarda idrar deliği olması gereken yerde değildir. Bu durumun ameliyatla düzeltilmesi gerekir. Yapılacak ameliyatlarda sünnet derisi kullanılmaktadır.
- Çocuklara sünnet ile ilgili şakalar, benzetmeler yapılmamalıdır.
- Ailede hemofili gibi kan hastalığı ya da kanama hastalığı varsa çocuk hiçbir yakınması olmasa bile doktor kontrolünden geçmeden sünnet ettirilmemelidir.
- Düşme ya da diş çekimi sonrası uzun süre kanama öyküsü olan, iğne yapıldıktan sonra veya bir darbe sonrası büyük şişlik ve çürükleri oluşan çocuklar ile zaman zaman kendiliğinden diş eti ya da burun kanaması olan çocukların mutlaka kan testleri yapıldıktan sonra sünnet edilmeleri gerekir.
- Ailede bulunan kronik hastalıklar, sünnet olacak bebek veya çocukta önceden geçirilmiş önemli rahatsızlıklar ve ameliyatlar da, sünneti yapacak olan hekime bildirilmelidir. Sorunları olan hastalarda sünnetten önce gerekli önlemler alınarak tehlikeli durumlar oluşmasının önüne geçilebilmektedir.
