14° Parçalı bulutlu
  • EURO
  • DOLAR

KAMU KURUMLARIMIZ: AFAD

Kamu kurumlarımız yazı dizimizin bu haftaki konuğu AFAD İl Müdürü Abdullah Özçelik. Kendisiyle Çankırı’nın deprem riski, AFAD’ın deprem ve diğer afetlere karşı hazırlıkları ve olası bir afet sonunda Çankırı’da yaşanacak olumsuzluklar hakkında konuştuk. OLAY 18 : Sayın müdürüm Çankırı’nın deprem ve doğal afet riski nedir? Bu konuda çalışmalarınız ve hazırlıklarınız neler? ÖZÇELİK: Çankırı ve Türkiye […]
Genel - 25 Şubat 2021 13:24 A A

Kamu kurumlarımız yazı dizimizin bu haftaki konuğu AFAD İl Müdürü Abdullah Özçelik. Kendisiyle Çankırı’nın deprem riski, AFAD’ın deprem ve diğer afetlere karşı hazırlıkları ve olası bir afet sonunda Çankırı’da yaşanacak olumsuzluklar hakkında konuştuk.

OLAY 18 : Sayın müdürüm Çankırı’nın deprem ve doğal afet riski nedir? Bu konuda çalışmalarınız ve hazırlıklarınız neler?

ÖZÇELİK: Çankırı ve Türkiye deprem risk haritasını e-devlet üzerinden bütün vatandaşlarımız görebilir. Çankırı deprem tehlikesi yüksek bir il, Kuzey Anadolu fayı, Eldivan fayı ve Dodurga fayı olmak üzere aktif 3 fayımız var. Afad olarak sürekli hazırlıklarımızı yapıyoruz, yeni başlayacak olan hazırlıklarımız da var. 2019 yılı Afet Farkındalık yılıydı, 2021 yılı da Afet Eğitim Yılı ilan edildi. Vatandaşlarımızı afetlere karşı bilinçlendirmeyi hedefliyoruz.

Depremle ilgili özel olarak bir Deprem Masası oluşturduk ancak vatandaşlarımızı sadece deprem için değil bütün doğal afetlere karşı afet anında, öncesi ve sonrasında yapılması gerekenler konusunda bilgilendirmek istiyoruz. Afetlerde ilk 6 saatin ve ilk 72 saatin önemi çok büyük, özellikle ilk 6 saatte telefonlarımızı, arabalarımızı nasıl kullanmamız gerektiğini halkımıza anlatacağız. Mesela afet sonrası yakınlarımızı aramak yerine mesajla da durumlarını öğrenebiliriz, bu sayede telefon hatlarında doluluk yaşanmaz. Göçük altında kalmış bir vatandaşımız yerini bildirmek için 112’yi arıyor olabilir, ama hatlar dolu olursa bu vatandaşımızı ölüme terk etmiş olabiliriz. Kurtarma ekiplerinin arama yapmaları gerekebilir, afetzedelerin arama yapmaları gerekebilir bunun için de hatların meşgul edilmemesi gerekir.

Araba konusunda da özellikle Cumhuriyet Mahallesi ve Atatürk Bulvarı’nda herkes arabasına bindiğinde bizim o bölgelere ulaşma şansımız kalmaz. Afet sonrası hayatta kalma süresi ilk 72 saattir, bu sürede insanlar olay yerini terk ederek toplanma alanına gelecekler ki yardım ekipleri de afet bölgesinde daha rahat çalışabilsin. Çankırı’da her mahallenin her apartmanın ayrı ayrı birer toplanma alanı olacak, bunu şu anda e-devlet uygulamasından görebilirsiniz ama biz bunları afiş olarak bastırıp her apartmanın girişine asacağız, her vatandaşımız kendi toplanma alanını bilecek.

Çankırı nüfusumuz yaklaşık 197 bin, biz bu sene 100 binin üzerinde vatandaşımıza bu eğitimi vermeyi planlıyoruz. Bunun için de Milli Eğitim Bakanlığı’nın EBA programını kullanmayı düşünüyoruz, duyurusunu da sosyal medya hesaplarımızdan canlı yayın şeklinde yapacağız. Tarihi ve saatini de sizlerin aracılığı ile halkımıza duyurmayı düşünüyoruz. Bu eğitim yaklaşık 1 saatlik bir on-line eğitim olacak. Çankırı’ya Deprem tırımızı da getireceğiz yakın bir tarihte, 1 hafta boyunca Çankırı’mızda bu tırımızı gezdirerek insanların depremi yaşamalarını ve alınacak tedbirlerin önemini daha iyi kavramalarını istiyoruz.

Vatandaşımızın asıl yapması gereken şey öncelikle bilinçli olmaktır. Basit bir örnek verecek olursak eski binalardan şikayet ediyoruz ama bir ev alırken bina sağlam mı, zemin etüdü yapılmış mı, iyileştirmesi yapılmış mı diye sorgulamıyoruz. Özellikle kentsel dönüşüm ve yeni imara açılacak alanların deprem riski göz önünde bulundurularak açılması gerekiyor.

Bu yıl 81 ilimizde eşzamanlı olarak, her afet türüyle ilgili ayrı çalışmalar yürüteceğimiz, İl Afet Risk Azaltma Planı adlı bir çalışma başlattık. 20 ilimiz bu çalışmalarını tamamladı, diğer illerimiz de bu yıl sonuna kadar çalışmalarını tamamlayacaklar. Şu anda Çankırı’da deprem, kuraklık, sel, heyelan, teknolojik afetler gibi afetlerden hangisiyle karşı karşıya kalabiliriz ve bu afetlere karşı nasıl önlemler alabiliriz konularıyla ilgili 5 yıllık plan oluşturuyoruz. Plan dahilinde köylerimizde ve mahallelerimizde acil yıkılması gereken binaların yıkım çalışmalarını başlatacağız. 5 yılın sonunda ikinci 5 yıllık planlarımızı hazırlayacağız ve peyderpey bu planları uygulamaya koyacağız.

OLAY  18 : Zemin etüdü hakkında bilmemiz gerekenler nelerdir? Bir de özellikle köylerde yapılan yapıların yığma tuğla şeklinde yapıldığını görüyoruz. Bu konuda ne söylemek istersiniz?

ÖZÇELİK: Eğer zemine ve statiğine uygun yapılırsa tek katlı yığma tuğla olabilir. Zemin etüdü yapılmış olumlu çıkmış ve statiğine de uygun yapılmışsa bu bina sağlam binadır. Bugün bir zemin etüdü ortalama 2 bin 500 – 3 bin liraya yapılıyor ve inanın bu para hayat kurtarıyor.  300 bin liralık bina yaptırıyoruz 3 bin liralık zemin etüdünden kaçıyoruz, bu da afetlerde can kayıplarını arttırıyor. Zemin etüdünde Jeoloji ve Jeofizik Mühendisleri tarafından bina yapılacak arsanın zemininde yeraltı suyu var mı, kum var mı, çakıl var mı, sıvılaşma olur mu, zemin iyileştirmesi olması gerekir mi gibi sorulara cevap veriliyor.

Ev alırken bunu teknik olarak her vatandaş sorgulayamaz ama en azından evi aldığımız firmadan projesini ve zemin etüd raporunu isteyebilir. Bunun da bir kontrol mekanizması var ama insanlar bunu sorgulamadığı sürece önemsiz kalıyor. Halkımıza vermeyi düşündüğümüz eğitimlerle bu konular hakkında da bilinçlendirmeyi hedefliyoruz. Vatandaş müteahhitten ya da ev aldığı kişiden neyi sorgulayacak, belediyeye neleri soracak, biz bunun eğitimlerini vereceğiz.

OLAY  18: Çankırı’da en çok dikkat çeken şeylerden biri de fay hattı üzerinde olmamıza rağmen çok katlı binalara izin veriliyor. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

ÖZÇELİK: Bizim depremi direkt olarak katla bağdaştırma gibi bir yanılgımız var. Kat, deprem açısından direkt risk değildir. Örneğin ben İzmir’de de görev yaptım. Son İzmir depreminde en fazla hasar alan Adalet Mahallesi, denize uzak ve yüksek katlı binaları yok, ama denizin kenarındaki yüksek katlılar değil de denize uzak en fazla 5 – 6 kat olan binalar hasar almışlar, hiçbir gökdelende hasar oluşmadı.

Yani bizim sorunumuz aslında çok kat değil, zemine göre kat. Altından su çıkıyor da olabilir, eğer zemin etüdü düzgün yapılmışsa, bina statiğine ve zemine uygun yapılmışsa, zemin iyileştirmesi düzgün yapılmışsa hiçbir sorun olacağını zannetmiyorum. Özellikle 2007 yılından sonra yapılan binalar sağlamdır diyorum çünkü sıkı bir kontrol mekanizması var, yapı denetimi var, ciddi bir yönetmeliği var, ama zemin uygun değilse bina ne kadar sağlam olursa olsun bir anlam ifade etmiyor.

OLAY  18: Çankırı’da olası bir deprem ve sonrası için hazırlığınız var mı?

ÖZÇELİK: 2009 yılında kurulan AFAD’ın amacı sadece müdahale değil öncelikle afetlere karşı tedbir almaktır. Afet öncesi harcanacak 1 lira, afet sonrasında harcanacak 7 liraya eşittir. Bu maddi kayıplar için basit bir hesap, afet sonrasında yaşanılacak can kayıpları ise zaten parayla ölçülemez. Ama şunu rahatlıkla söyleyebiliriz, son yıllarda yurdumuzda yaşanılan depremlere biz de ekip olarak müdahale ettik, dolayısıyla afetler karşısında tecrübemiz de artmış oldu.

AFAD’ın  2018 yılında devreye giren Türkiye Afet Müdahale Planı’na (TAMP) göre afet sonrasında hangi kurumun nerede ne şekilde hareket edeceği planlanmıştır, bu kurumların yetersiz kalması durumunda civar illerdeki destek ekipler devreye girmektedir. Bu ekipler haber alır almaz hazırlıklarını tamamlayıp afet bölgesine hareket ederek kurtarma çalışmalarına katılırlar. Yaklaşık 9 bin kişilik eğitimli ve tecrübeli ekiplerimizle afet müdahalesinde bir sıkıntımız yok ama bizim amacımız afet öncesi riskleri azaltmak.

DASK bu konuda çok önemli, özellikle Elazığ ve İzmir’de DASK’ını yaptıran vatandaşlarımızın çok daha rahat olduklarını gördük. Yıllık çok cüz-i miktarda bir para ödeyerek bu sigorta yapılabiliyor, aynı zamanda zorunlu bir sigorta DASK. Ama biz daha az prim ödemek için metrekareyi düşük gösteriyoruz, bunlara hiç gerek yok. Neticede yılda bir defa ödeyeceğimiz 200 – 250 lirayla kendimizi garantiye almış oluyoruz.

Yine Tarım Sigortası’da çiftçimizi taşkınlardan sellerden dolu yağışından korumuş oluyor. AFAD olarak tarım arazilerine fazla yardım yapamıyoruz, dolayısıyla vatandaşımız mağdur oluyor ama Tarım Sigortası ile bu mağduriyetlerin önüne geçiliyor.

OLAY  18: AFAD ve Kandilli Rasathanesi deprem değerleri arasında farklılıklar oluyor. Bunun nedenini öğrenebilir miyiz?

ÖZÇELİK: 2014 yılında çıkan kanunla deprem kayıt istasyonu bulunan kurumlarımızdan sadece AFAD’a açıklama yetkisi verildi. Depremin meydana geldiği yerin kayıt istasyonuna olan uzaklığından, deprem kayıt istasyonu sayısına kadar birçok değişken unsur var. Kandilli Rasathanesi’nin çoğu İstanbul civarında olan 80 kadar kayıt istasyonu var, AFAD’ın ise 1150 kayıt istasyonu var. Kayıt istasyonunun deprem merkezine yakınlığı depremin şiddetini daha doğru ölçmesini sağlar, deprem merkezinden uzaklaştıkça ölçüm sonucunun doğruluk oranı azalır. Burada hangisi doğrudan ziyade resmi rakamı AFAD verir onu baz almak durumundayız.

OLAY  18: Peki sayın müdürüm deprem niye olur, Çankırı’da bir deprem bekleniyor mu, deprem büyüklüğü ve şiddeti ne anlam ifade ediyor?

ÖZÇELİK: Deprem aslında afet değil bir doğa olayıdır, Tektonik Depremler ve Volkanik Depremler olmak üzere ikiye ayrılır. Volkanik Depremler Yeraltındaki mağmanın hareketlenmesinden dolayı olur bu tür depremler yurdumuzda pek olmaz. Bizim yaşadığımız depremler Tektonik Depremler ise yer kabuğunu oluşturan plakaların kırılmasıyla oluşan fayların artan basınçla hareket etmesi sonucu oluşan bir doğa olayıdır. Bu doğa olaylarını depreme dayanıksız binalar yaparak afete dönüştüren bizleriz. Mesela Japonya’da 8 büyüklüğündeki bir depremde bir ev bile yıkılmazken ilimizde meydana gelen 4.9 büyüklüğündeki deprem sonrası yaklaşık 226 hasarlı konutumuz vardı.

Fay hattının geçtiği her yerde deprem beklentisi vardır, Çankırı’dan geçen Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın yanı sıra Eldivan ve Dodurga fayları da sürekli hareketlilik gösteriyor. Ancak Eldivan ve Dodurga faylarının en fazla 5 ya da 6 şiddetinden fazla bir deprem üretemeyeceğini de biliyoruz. Ama Kuzey Anadolu Fay Hattı çok büyük bir fay hattı ve bu aralar da sürekli hareketlilik gösteriyor.

Ülke olarak depreme tam manasıyla hazır olamayız, bunun için öncelikle kentsel dönüşümümüzü tamamlamamız lazım, Atatürk Bulvarı’ndaki konutların belki tamamını yıkmamız gerekir. Kırkevler’de Belediye yıkımlara başladı, çoğu konut yıkıldı. Çankırı nüfusu az olduğu için ilk etapta 1.000 konut yapılsa yeterli olur, ama 1 konutuna karşılık 2 konut isteyen de 5 konut isteyen de olduğundan kentsel dönüşüm yavaş ilerliyor. Halbuki eski ve çürük binaların yeni ve depreme dayanıklı binalarla değişmesi paha biçilemeyecek bir şey, üstelik devletimiz binanız bitinceye kadar kira yardımı da yapıyor.

Deprem şiddeti insanların hissetme derecesi olarak düşünülebilir, 14 – 15 şiddetinde depremler yaşanmıştır. Büyüklük ise Richter ölçeğine göre ölçülen bir değerdir, 10 – 12 büyüklüğünde kaydedilmiş bir deprem yok zaten öyle bir durumda her taraf yerle bir olur ama Şili’de 9 büyüklüğünde kaydedilmiş bir deprem var.

Genel - 13:24 A A
BENZER HABERLER

YORUM BIRAK

YORUMLAR

Hiç yorum yapılmamış.