Çankırı kaya tuzu üzerine yapılan bilimsel analiz, sahte ürünlerin piyasada dolaştığını ortaya koydu. TÜBİTAK tarafından hazırlanan raporda, biri doğrudan Çankırı kaya tuzu mağarasından, diğeri ise aynı isimle satılan ancak mağara kökenli olmadığı düşünülen iki numune karşılaştırıldı. Sonuçlar, iki tuz arasında ciddi kimyasal farklar bulunduğunu gösterdi.
Rapora göre mağaradan çıkarılan gerçek Çankırı kaya tuzu, sodyum, magnezyum, kalsiyum ve bor gibi mineralleri doğal denge içinde barındırıyor. Bu numunede ağır metal oranı oldukça düşük seviyede ölçüldü. Ancak aynı isimle satılan sahte üründe, magnezyum ve kalsiyum gibi elementlerin olağan dışı yüksek oranlarda bulunduğu, ayrıca alüminyum ve fosfor dengesizliğinin insan sağlığı açısından risk oluşturabileceği belirtildi.
Uzmanlar, bu bulguların “Çankırı kaya tuzu” adı altında piyasaya sürülen birçok ürünün doğal kaynaklı olmadığını kanıtladığını vurguladı.
Denizcilik sektörü temsilcilerinden Kaptan Mustafa Can, çözüm için “Tuz Mührü ve Tekel Standardı” sistemi önerdi. Can’ın önerisine göre her tuz bloğu mağaradan çıkarılırken resmi görevliler nezaretinde mühürlenmeli ve yalnızca “Çankırı Kaya Tuzu” ibaresiyle satışa sunulmalı. Böylece sahte üretimin önüne geçilmesi, fiyat dengesinin korunması ve marka değerinin yükselmesi hedefleniyor.
Yetkililer, Çankırı tuzunun yalnızca jeolojik bir ürün değil, kimyasal olarak da milli bir miras olduğuna dikkat çekerek, coğrafi işaretin yanında sertifikalı üretim sisteminin zorunlu hale gelmesi gerektiğini belirtti.
Bu analiz, gerçek Çankırı kaya tuzunun hem doğallığını hem de eşsiz mineral dengesini bir kez daha gözler önüne serdi.